·

lane (EN)
isim

isim “lane”

tekil lane, çoğul lanes
  1. şerit (araçları ayırmak için boyalı çizgilerle işaretlenmiş bir yolun bölümlerinden biri)
    Remember to signal before changing lanes on the highway.
  2. patika
    They enjoyed a peaceful walk down the winding country lane.
  3. geçit (binalar veya duvarlar arasında)
    The shop is located down a small lane off the main street.
  4. kulvar (tek bir yarışmacı için ayrılmış bir pist veya yüzme havuzu bölümü)
    She swam swiftly in lane three to win the race.
  5. kulvar (topun lobutlara doğru yuvarlandığı bowling salonundaki ahşap yüzey)
    They booked two lanes at the bowling alley for the tournament.
  6. Gemi veya uçaklar için belirlenmiş bir rota.
    The plane stayed within the established flight lane during the journey.
  7. (bilişimde) veri transferi için birden fazla paralel yoldan biri
    The new processor uses multiple lanes to increase data throughput.
  8. (kart oyunlarında) bir sıra kartın kaldırılmasıyla oluşturulan boş alan
    He strategized to open up a lane in the game tableau.
  9. (video oyunlarında) karakterlerin takip ettiği bir yol, özellikle strateji oyunlarında.
    The team coordinated their attack down the middle lane.
  10. (yol isimlerinde kullanılır) bir yol veya sokak
    They moved into a house on Cherry Lane last summer.