menu
Giriş Yapın
·
Kaydolun
Dil
English
|
español
français
|
Deutsch
русский
|
中文
português
|
العربية
italiano
|
日本語
Türkçe
|
B. Indonesia
Nederlands
|
polski
svenska
|
한국어
हिन्दी
|
українська
čeština
|
română
...daha fazla
Afrikaans
|
azərb.
B. Melayu
|
বাংলা
भोजपुरी
|
bosanski
български
|
català
Cebuano
|
dansk
eesti
|
Ελληνικά
Esperanto
|
فارسی
ગુજરાતી
|
հայերեն
hrvatski
|
íslenska
עברית
|
Jawa
ಕನ್ನಡ
|
ქართული
Kiswahili
|
кыргызча
latviešu
|
lietuvių
Lëtzebuerg.
|
magyar
македон.
|
മലയാളം
मराठी
|
မြန်မာဘာသာ
नेपाली
|
norsk
ଓଡ଼ିଆ
|
oʻzbekcha
ਪੰਜਾਬੀ
|
қазақша
shqip
|
සිංහල
slovenčina
|
slovenšč.
српски
|
suomi
Tagalog
|
தமிழ்
తెలుగు
|
ไทย
Tiếng Việt
|
тоҷикӣ
Türkmençe
|
اردو
Ana Sayfa
Kurslar
Makaleler
Haritalar
Tüm metinler
Sözlük
Forum
PDF Kütüphanesi
Giriş Yapın
Kaydolun
Kılavuz
Uygulama
Kelime Dağarcığı
Makaleler
Sözlük
Forum
İletişim
Hakkımda
for
(EN)
edat, bağlaç
edat “for”
for
-e, -a
(ait olmak anlamında)
Kayıt olun
örnek cümlelerin çevirilerini ve her kelimenin tek dilli tanımlarını görmek için.
This gift is
for
you.
-e doğru, -a doğru
She left
for
Paris last night.
-in yararına, -in faydasına
He volunteers at the shelter
for
the sake of the animals.
-in lehine, -i destekleyerek
I'm
for
the new park proposal.
-den dolayı, -in sonucu olarak
Just
for
that reason, I decided to drop from Harvard.
-i tedavi etmek veya önlemek amacıyla
Take this syrup
for
your sore throat.
-lık süre boyunca, -lik süresince
We've been friends
for
over a decade.
-lik bir alan üzerinde, -lik bir mesafe boyunca
The lighthouse is visible
for
miles around.
-mek için, -mak için
(mastar cümleciği başlatırken)
It's time
for
us to leave.
-in adına, -in yerine
She accepted the award
for
her colleague who couldn't attend the ceremony.
-in yerine, -in alternatifi olarak
She used a box
for
a table.
-e karşılık, -in karşılığında
He traded his watch
for
a meal.
için
We're shopping
for
a new car.
bir ... için
That's fast
for
an old computer.
-sanarak, -zannederek
You mistook me
for
my sister.
-e rağmen, -a karşın
For
all his efforts, he failed to secure the deal.
-in başlangıcı olarak, -in örneği olarak
For
starters, we need to clean the house.
bağlaç “for”
for
-çünkü, -zira
(sebep belirtirken)
He rejoiced,
for
he had won the prize.
trial
baby
graveyard
stir