bağlaç “so”
- -sın diye
Kayıt olun örnek cümlelerin çevirilerini ve her kelimenin tek dilli tanımlarını görmek için.
I studied hard so I'd pass the exam.
- bu yüzden
The road was closed, so we had to take a detour.
- (soru bağlacı olarak) peki
So what did you decide to do about the job offer?
zarf “so”
- belirli bir dereceye kadar
She was so excited that she couldn't sleep.
- anlaşıldığı üzere
- son derece
I so love these quiet evenings at home.
- kesinlikle değil
I am so not going to that party.
- belirli bir şekilde
He created a beautiful bouquet by arranging the flowers so.
- önce belirtildiği gibi
I've been to Paris." "So have I.
- -ecek derecede
I will support you so long as you are honest with me.
sıfat “so”
temel biçim so, derecelendirilemez
- öyle
If you think the answer is incorrect, prove that it is so.
ünlem “so”
- (konu değiştirme ya da devam ettirme) işte
So, what's the plan for today?
isim “so”
- (müzikte beşinci nota) sol
In the song, the melody ascends to so before the chorus.