isim “core”
tekil core, çoğul cores veya sayılamayan
- öz
Kayıt olun örnek cümlelerin çevirilerini ve her kelimenin tek dilli tanımlarını görmek için.
At the core of their success was a dedicated team and hard work.
- merkez
The core of a pencil is commonly called “lead”.
- göbek
After eating the apple, she tossed the core into the compost bin.
- merkez (karın ve bel kasları)
Daily exercises can help you build a stronger core and reduce back pain.
- çekirdek
Modern video games often require a CPU with multiple cores to run smoothly.
- çekirdek
Scientists believe that the core is responsible for the Earth's magnetic field.
- (jeolojide) sondaj yapılarak elde edilen silindirik kaya veya toprak örneği
The team extracted a core from the ice sheet to study climate changes over time.
- çekirdek
The engineers monitored the temperature of the reactor core closely.
- (dökümcülükte) bir ürünün iç kısmını şekillendiren kalıbın iç parçası
During casting, molten metal is poured around a core to form hollow spaces in the final product.
fiil “core”
infinitif core; o cores; geçmiş zaman cored; geçmiş ort. cored; ulaç coring
- çekirdeğini çıkarmak
Before baking the apples, she cored them and filled them with cinnamon.
- Bir şeyden matkap kullanarak silindirik bir numune çıkarmak.
The engineers cored the rock to analyze its composition.
sıfat “core”
temel biçim core, derecelendirilemez
- temel
Mathematics and English are core subjects in the school curriculum.