·

last (EN)
sıfat, belirteç, zarf, fiil

sıfat “last”

temel biçim last, derecelendirilemez
  1. son
    She finished the race in last place, exhausted but proud to have completed it.
  2. en alt (sıralamada veya yarışmada en altta olan anlamında)
    In the race, he finished last, receiving only a participation ribbon.
  3. en az muhtemel veya uygun
    She was the last person I expected to see at the party, given her dislike for social gatherings.

belirteç “last”

last
  1. geçen (hafta, ay vb. için kullanılır)
    I bought a new book last week.

zarf “last”

last (more/most)
  1. en sonunda
    She last visited Paris in the summer.
  2. en sonda
    We watched everyone else present their projects, and then it was our turn to present last.

fiil “last”

infinitif last; o lasts; geçmiş zaman lasted; geçmiş ort. lasted; ulaç lasting
  1. sürmek (belirli bir süre boyunca var olmak veya işlev görmek anlamında)
    The meeting lasted three hours longer than we expected.
  2. dayanmak (iyi durumda, etkili veya işler halde kalmak anlamında)
    The battery in my flashlight lasted all night during the camping trip.
  3. dayanmak (erkeğin orgazma ulaşmadan cinsel ilişkiyi sürdürebilmesi anlamında; argo)
    He tried to last longer to ensure they both enjoyed the moment.