Bu kelime aynı zamanda şu kelimelerin bir formu olabilir:
sıfat “shining”
temel biçim shining (more/most)
- parlayan
Kayıt olun örnek cümlelerin çevirilerini ve her kelimenin tek dilli tanımlarını görmek için.
Her shining eyes were like two stars in the night sky.
- cilalı (nesneler için kullanılır)
The shining silverware on the table gleamed under the soft glow of the chandelier.
- göze çarpan (kalite veya başarı bağlamında)
Her shining performance in the play earned her a standing ovation from the audience.