Bu kelime aynı zamanda şu kelimelerin bir formu olabilir:
isim “feeling”
tekil feeling, çoğul feelings veya sayılamayan
- dokunma
Kayıt olun örnek cümlelerin çevirilerini ve her kelimenin tek dilli tanımlarını görmek için.
After the dentist numbed my mouth, I had no feeling in my lips.
- his
Watching the sunrise gave me a feeling of peace.
- duygusal durum (başkalarının sözleri veya davranışlarından etkilenme bağlamında)
Her constant criticism left me with hurt feelings.
- duygu (bir başkasına karşı olan)
Even after years apart, he realized he still had feelings for her.
- sezgi
She had a strong feeling that something was wrong when her friend didn't show up as planned.