·

create (EN)
fiil

fiil “create”

infinitif create; o creates; geçmiş zaman created; geçmiş ort. created; ulaç creating
  1. meydana getirmek
    The artist created a stunning mural on the side of the old building.
  2. yeni veya özgün bir şeyler yapmak (yaratıcılık gerektiren eylemler için)
    Whenever she has free time, she retreats to her studio to create.
  3. hiçlikten bir şey üretmek (genellikle ilahi eylemle ilişkilendirilir)
    In many belief systems, a supreme deity is said to have created the universe.
  4. bir durum veya koşul yaratmak (eylemler veya olaylar yoluyla)
    His controversial statement created an uproar among the community members.
  5. resmi olarak birine unvan veya onur pozisyonu vermek
    The king decided to create his loyal advisor a Knight for his years of service.