televizyonlar ve oyun konsolları gibi medya cihazları kullanılarak eğlence etkinlikleri için tasarlanmış bir evdeki oda
Kayıt olun örnek cümlelerin çevirilerini ve her kelimenin tek dilli tanımlarını görmek için.
They transformed the basement into a mediaroom where the family watches movies together.
okul, kütüphane veya kurumda insanların bilgisayarlar ve görsel-işitsel ekipman gibi çeşitli medya kaynaklarına eriştiği bir oda
The library's mediaroom offers students access to digital archives and online databases.
basın odası (gazetecilikte, gazetecilerin bir etkinlik sırasında çalışabilecekleri, bilgisayarlar ve internet erişimi gibi olanaklarla donatılmış bir oda)
The conference provided a mediaroom so reporters could quickly send updates to their news outlets.