Bu kelime aynı zamanda şu kelimelerin bir formu olabilir:
sıfat “filling”
temel biçim filling (more/most)
- doyurucu
Kayıt olun örnek cümlelerin çevirilerini ve her kelimenin tek dilli tanımlarını görmek için.
After the large bowl of hearty stew, I felt very satisfied; it was a filling dish.
isim “filling”
tekil filling, çoğul fillings veya sayılamayan
- dolgu malzemesi
The hole in the wall was patched up with a quick-drying filling.
- iç harç (pastalar için)
My favorite part of the apple pie is the sweet and spicy cinnamon filling.
- diş dolgusu
The dentist told me that the filling in my molar should last for many years.
- atkı (dokumacılıkta)
The silk filling in the fabric gave the dress a luxurious feel and drape.
- bira mayşesine eklenen sıvı (bira üretiminde)
The brewer added the filling to the barrels to ensure the ale was clear and pure for drinking.