sıfat “external”
temel biçim external (more/most)
- harici (bir şeyin dış kısmında bulunan veya onunla ilgili olan)
Kayıt olun örnek cümlelerin çevirilerini ve her kelimenin tek dilli tanımlarını görmek için.
The external walls of the castle were covered in ivy, giving it an ancient appearance.
- harici (belirli bir sistem veya organizasyonun dışından gelen veya onunla ilgili olan)
The company decided to hire an external consultant to improve their marketing strategy.
- harici
External trade is crucial for the country's economy due to its limited natural resources.
- harici (bilgisayarda, ana bilgisayar sisteminin dışında bulunan)
She backed up all her photos on an external hard drive to keep them safe.
- harici (anatomi, vücudun yüzeyinde veya yakınında bulunan)
The doctor examined the patient's external injuries before ordering an X-ray.
- harici (vücut dışında kullanım için tasarlanmış)
The pharmacist recommended an external lotion for the patient's skin condition.